kılıç arısı besleyeniniz var mı

[yalçın meriç]

   Benim diğer bahçemde arkadaşımın arıları vardı ve bir tanesi dediğiniz gibi çok saldırgandı hatta beni bile sokmuşlardı,dedim onun anasını hemen öldür oda dediğimi yaptı ve yeni doğan anadan olan arılar hiçte sert değillerdi. Eskiden kovanlarımızın %90 ı karakovandı bunlarda dikine petek örenlere kılıç,paralel peek örenlere kalburcu denirdi.

[M. Cahit SÜMER]

Kılıç arısı nedir?

Kılıç arısı ve bağlantılı olarak kalburcu arı ya da kalkan arısı nedir?

Olanağımız olsa da bir deney yapsak ve gözlemlesek…

*İç yüzeyleri pürüzsüz olmak koşuluyla birbirinin tamamen aynı kovanlarımız var… Aynı malzemeden yapılmış, aynı koşullarda saklanmış, tertemiz, ısı ve ışık yalıtımları mükemmel…
*Hepsine de aynı özelliklerde koloniler koysak…
*Bu kolonileri birbirine benzer sehpalara yerleştirsek…
*Tek fark, kovanların girişlerinin açıldığı yön olsa ve örneğin üç yüz kovanın
yüz tanesi doğuya, yüzü güneye ve yüzü de batıya açılsa… Haydi olmuşken yüz tane daha olsun; onlar da kuzeye baksın.

Biraz zaman geçince peteklerin kovan girişine göre konumlarını incelesek…

Bu durumda diyorum ki; arılar, kovanlardaki tek farklılık olan dünyanın manyetik yapısını dikkate alırlar…
Peteklerin tümü, dört yüz kovandaki tüm petekler, birbirine paralel olarak örülürler.

Bu sayede petekler girişe dik de olabilir paralel de…

Petekleri kovan girişine dik olarak örmüş olanlar sonradan ve zaman zaman daha hırçın olabilirler ve bu nedenle sonradan kılıç arısı olarak nitelendirilirler. 

...
...
Yönlendirme Güçleri: Frisch’in bir arının yönlendirme güçlerini keşfi çok önemlidir. Frisch, arıların üç farklı yöntem kullanarak, arzulanan pusula yönünü algılayabildikleri keşfetmiştir. Arıların kullandığı bu üç yöntem, güneş, mavi gökyüzünün polarite çizgileri ve dünyanın manyetik alanıdır.
Arılar, güneşi ana pusula olarak kullanılırken, bulutlu havalar veya kovanın karanlık içi için diğer yöntemler alternatif oluşturmaktadır.
...

...
Peteğin yatay yönlendirmesi: Karl von Frisch’e göre, örüm aşamasındaki bir balmumu tabakasının hizalaması, manyetik alana bağlı olarak, oğulun çıktığı kovanın ki ile aynı olur.
...

Yok, bir arıyı ille de kılıç arısı diye nitelendireceksek, Murat Bey’i dinleyelim:

Saldırgan arıya kılıç arı denilmez, eskiden beri kılıç arı olarak isimlendirilen arı hattının özelliği saldırgan olmasıdır.

Kılıç arı sadece saldırganlık huyuna bakarak isimlendirilmiyor. Görüntüsü, petek örüş yönü gibi ayırt edici başka özellikleri de var.

[Onur Özer]

1. hiç haber vermeden 30 metreden sokar
2. maskeli iken peşine takıldığında ,uzun süre bırakmaz,traktör üzerindeysen bir km'lik köye kadar
    kovalar. Ancak kapalı bir mekana girdiğinde vazgeçer.   
3. Benim gibi acemi arıcılara balını vermez.
4. Hücum sahası doğrudan sol gözün üstüdür.
     Eğer bal akımı varsa biraz daha yumuşaktır,ancak balını süzdükten sonra ,hiç yaklaşma.
     Oğul durumu mevsimle ilgili, başka cins arıyı tanımadığımdan bal verimini karşılaştıramıyorum.
     Bazan köy içerisinde , balkonlarda arı görüyorum. Bunu evde arı olarak değil, köpek yerine besliyebilirsin, evi kesin korur.

By söylediklerinizin tamamı benim bir kovanda da var.

Çoban köpeği, mübarek..

[Onur Özer]

           Arıcılığa geçen yıl başlamıştım.Aldığım 8 arının 3 tanesi çok sertti. Çok ta kurcalıyordum.Her defasında da iğneleniyordum. Birinde öyle sardılar ki,elbisenin üzerinden defalarca soktular perişan olmuştum.Tabi çok acemiydik ,şimdi artık onları anlamaya başladım.
            Ballarını alamıyordum! Balında batsın sen de bat,derken akşam koloniyi 5-6 metre kenera çektim,yerine zayıf ama anası uysal bir koloni koyup ,her ikisinide kokuladım. Tarlacılar  gidince de  işlem tamam. Öbür kolonnide  kısa sürede gelişti. Ama set kolonilerimi bir daha öyle güçlendirmeme ye özen gösteriyorum. Ancak bu cesur çalışkan ve savaşçı arıları  seviyorum.
           

Mustafa Bey

Şimdi ben de oğul kontrolü sırasında çok zorlanıyorum.

Acaba akşam güneş batarken kenara çeksem işe yarar mı?

[Gizemliyolcu]

Hemşerim ben de tosya'lıyım ama şu an fethiye de yaşıyorum.
Evet babamın da kılıç arı dediği arıları vardı.Sene 80 li-90 lı yıllar,anımsadığıma göre çok saldırgandı bal verimi harika idi tadı hala damaklarımda,ılgaz dağı yaylalarından enfes ballar alırdık.Oğul verme işi tabiki de oğul verirdi ama bunun sebebi arı değil di bence hatalı koloni yönetimi olsa gerek.Sonra arı biti varrao bir daha arı işi yapmadı zaten kısıtlı imkanlarla yapardı.
Berçin yaylasına bir götürürdük bir de bal almaya giderdik bilmem belki de babam arada gidiyordu belki de ama üst kata ''lümbürt'' mü denen bir yöntem ile temel petek verirdik
  Ahh ne yıllar dı
Şimdi aklıma geldi onu da paylaşayım
Arıları yaylaya götürmek için eniştem bir keresinde çaliştiği kurumdan inter jeep aracını getirmişti o araçta aynı ormancıların aracına benziyordu ve yolda karşılaştığımız odun satmak için şehre eşekleri ile giden garip köylü kardeşlerim ormancı diye sağa sola kaçışırlardı

Ziya hocam Tosya'nın neresindensiniz?

CPH1931 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi