Hasan EFE Arılığı

Hasan bey çalışmalarınızı zevkle takip ediyoruz başarılar…

Hasan abi; sondan bir önceki resimdeki armudu iptal etsen iyi olacak galiba! Aşı yerinden yere paralel olarak gelişmeye başlamış, ağaç biraz daha büyüdüğünde anaç gövdesi ağırlığı çekemeyip kırılacak gibi sanki? Biraz daha aşağıdan kesip tekrar aşı yaparsan sorun çözülür. Sizin oralarda vardır büyük bir ihtimalle ama, yoksa aşı zamanı deveci armudu kalemi göndereyim size.

Başarılar.

Maşallah…

Sayın Hasan EFE:

İçimden kolay gelsin demek geliyor.

Ben bu konuda sabıkalıyım.

Kaymakam’a şikayet etmişler.

Şikayet konusu: Çevreye ağaç dikiyor, yabani ağaçları aşılıyor.

Aslında amaç başkaydı ama nereden yakalayabiliriz konusu…

Benim sorunum temizlik amaçlı otları yakıyorlar, tabiki fidanlarda yanıyor.

Ektiklerimin %10 kalsa yeter.

Yavvf Murat hocam; sen yabani ağaçların rahatını (iki ayaklı yabanilerin rahatını) niye bozuyorsun ki? ;D

O kişilerin niyeti üzüm yemek değil, bağcıyı dövmekmiş >:( Kaymakam gülmüştür heralde bu şikayete. Aslında şikayette bulunanları o anda biraz azarlasa daha makbule geçerdiya…

Hasan bey çalışmalarınız çok güzel kolay gelsin

Sayın Murat Hocam, Günaydın!
Çok güldüm. Allah sizleri de güldürsün.
Demek ki Sabıkalısınız. Yapmayın hocam böyle sabıkanız olsun. Fidan dikmek ve ağaçlara aşı yapma suçu işlemişsiniz. Güzel bir suç.
Sanırım sizi sadece kıskanmış olanlar şikayet etmek için bir konu aramışlar sadece bunu bulmuşlardır. Allah akıl fikir versin onlara
Ama yılmak yok, aşı yapmaya, böğürtlen, ahududu ekmeye devam.
Daha önceki yıllarda aşı yaptığım küçük ağlat fidanlarını 1 yıl büyüdükten sonra bir kişi gelip söküyordu. Araştırdım kim olduğunu buldum. Bu şahsı fidanları sökerken gören kişiler kendisine ‘Ağlatları Polis aşılıyor seni görmesin’ diye korkutmuşlar. Ben şahsı bulup evine gittim. Şehrin kenarında ormana yakın bahçeli bir evi vardı. Şahıs beni tanıyormuş kendisine kızmaya geldiğimi sanarak bana pek iyi davranmadı. Ben kendisini tebrik ederek bahçesinin güzel olduğunu iyi şeyler yaptığını anlatınca biraz rahatladı ve ormandan söküp bahçesine diktiğimiz fidanların yanına gelince mahçup olmaya başladı. Ben kendisini tebrik ederek, Ormandan benim aşıladığım ağlat ağaçlarını armut olarak yetiştirdiği için tebrik ettim. Bana neden beni tebrik ediyorsun bana kızmadın mı dedi. Bende sen kötü bir şey yapmıyorsun, ben ormanda aşı yapıp herkese faydalı olmaya çalışıyorum. Sende evinin bahçesine fidanları getirerek kendine, çocuklarına, akrabalarına faydalı oluyorsun. Ben aşı yapmaya devam edeceğim, sende sökeceksin. Sonuçta senin bahçe ağaçla dolunca sen yine söküp komşunun bahçesini de dolduracaksın. Ben yine aşı yapmaya devam edeceğim. Sende ağaç söküp dikmeyi sevdiğin için bana gelip yardım etmeye başlayacaksın. Birlikte ormanlara aşı yapacağız. Artık senin ve akrabalarının ve komşularının bahçeleri dolunca sıra ormanlara gelecek. Çünkü sen ağaç dikmeyi seviyorsun. Sonunda ikimizde iyi şeyler yapmış olacağız. Sana niye kızayım ki dedim. 2015 Şubat ayında Vişne ve Böğürtlen orman alanlarına ekmek için yardıma gelecekmiş. Sabrın sonunda kendime yardımcı bulmuş oldum. Eğer ben fidanları söküp götüreni bana söyleyenlere kötü sözler söyleseydim olmayacaktı. Ben aşıladım o çıkardı. Ben aşı yaptım o çıkardı bahçesi doldu. Komşularının bahçesi de dolunca artık oda ormana fidan dikip aşı yapıcı olacak. Bakalım şubat ayında fidan dikerken başka kimler yardıma gelecek. Ben hazırlıklı olup hepsine anahtarlık ve kalem hediye edeceğim. Diktikleri ağaçların meyveleri de onların ve çocukların olacağını söyleyeceğim. Belki ileride ‘‘Ormanlara meyve fidanı dikme şenliği’’ de düzenleriz. Birde meyveler olduğu zaman Festival düzenleriz. Tekirdağ Kiraz festivali gibi
Geçen yıl iş çıkışı eve giderken 5 adet altay ceviz fidanı almıştım. Yol kenarında durduğum esnada yanıma bir kamyonet durdu. Abi gel bahçene kadar götüreyim dedi. Aracın arka kısmına fidanları koydum araca bindim. Şoför genç arkadaş abi bahçen nerede dedi. Bende benim bahçem yok, orman’a hazine arazilerine fidan dikiyorum ve her yıl dikerim dedim. Biz VAN dan göç gelmişiz Hazine yerinde evlerimiz ama bizi bu hazine yerinden bir gün kaldırırlar, fidanlarımız ormanda kalır diye fidan dikmiyoruz. Sen ise ormanlara fidan dikiyorsun dedi. Hemen aracını fidancıya sür dedim. Döndük fidancıya gittik 2 adet fidan alıp O gence hediye ettim. Şimdi sizin eve gidiyoruz dedim. Onların orman kenarındaki hazine yerindeki evlerine gittik. Bütün ev halkı dışarda ''Çocukları Polis ile birlikte neden geldi diye kaygılılar. Orada bulunan ailesi ve akrabalarına Nutuk çekerek Fidan dikmelerini Meyvelerini yemelerini devlet sizi buradan kaldırırsa ağaçların burada kalarak herkesin bu ağaçların meyvesinden yiyerek sevap kazanacaklarını söyledim. Hediye ettiğim fidanları dikin diye talimat verdim. Sonra genç beni aracına tekrar alıp 30 km uzaklıktaki ormana götürdü. Fidanları Çalılık dikenlik içlerine beraber diktik. Neden açık alana dikmiyoruz deyince, çalılık ve dikenlik içinde gözükmez büyüyünce gözükecek tabi ki, ağaç büyüdüğü için çıkaramayacaklar. Fidan olduğu zaman çıkarıp evine götürüyorlar. Şimdi bu genç benimle sürekli görüşüyor. Kendisini Ormanlara gönüllü ağaç dikicisi yapacağım. Çabalar sürecek.
Dün 02.08.2014 günü Çerkezköy-Çorlu Tekirdağ üzerinden Keşan- Enez e gittim. Çorlu ilçesinden çıkınca Taş ocağı mevkiinde Çiftlikler var. Yolun kenarında tarla içerisinde kepçe toprak kazıyor. Durup yanlarına gittim. Kepçenin çalışmasını durdurdum. Kamyon şoförleri ve yanda bulunan şahıslar yanıma geldi. Beni inşaat şirketinden yetkili zannetmişler. Ne yapıyorsunuz deyince hepsi toprağı 1 metre kazıyıp verimli toprağı alıp Tekirdağ limanına gemilere götürüyoruz dediler. Verimli kara kepir toprağın altında 1 metre derinde Kırmızı sert verimsiz toprak çıkıyor, Bu zemine Fabrika temeli atacağız. Ben kendilerine buraya fabrika yapılırmı deyince Ruhsatımız var. Burası sanayi imarlı dediler. Kendilerini hemen tebrik ettim. Bu ülkenin fabrikaya çok ihtiyacı var, bizlere iş lazım. Çocuklarımız işçi olacak dedim. Aynen öyle abi iş imkanı dediler. İyi güzel fabrika yapılsın da NEDEN TEKİRDAĞ, Neden bu VERİMLİ topraklara. Doğu illerinde Bir süre iklim ve toprak olarak verimsiz yer dolu oralara yapılsa. Burada bulunanlar sadece boyun büktüler. Gemilerle bu toprak nereye gidiyor diye sordum bilmiyoruz dediler. Bende kendilerine zaten size söylemezler bilemezsiniz dedim. Gemilerle bu verimli topraklar İSRAİL e gidiyor. İsrail ÇÖL alanlara kumun üstüne bu toprağı serip deniz suyunu artıp, Çöllerde tarım yapıyor bizim toprağımızla. Buraya kurulacak olan Fabrikanın sahibi de çok zengin bir Yahudi dedim. Bu Yahudi de hiç akıl yok dedim. Bu Yahudiler çok salak adamlar dedim. Hepsi dinliyor bir tanesi neden diye sordu. Bende akıl işimi 'Buradan bu toprağı alıp İsrail e götürüp Çölde tarım yapacaksın. Toprağını aldığın yere de Fabrika kuracaksın. Orada bulunanlar. Gülüşüp haklısın dediler. bir tanesi neden böyle oluyor niçin böyle yapar diye sordu. Diğer şoför cevapladı ‘vardır bir bildiği’ diyerek gülüştüler. Bende hemen açıkladım. Yahudi akılsız olduğu için devletleri onlara akıl verip yönlendiriyor. Devletlerini de DİN adamları yönlendiriyor. Yahudi ye devleti Sen bu çölde tarım yap AL sana teşvik diyor. Bizim ülkemiz diyor. Ey Yahudi sen gel ülkemde yabancı yatırımcı ol, Fabrika kur İşsizlere iş imkanı yarat AL sana TEŞVİK ''Toğrağımızı da götür ''diyor. Biz TÜRK ler çok seviniyoruz. Yabancı bir fabrikada işe başlayıp 1 kucak para alacam, süper de sosyal imkanlar, tazminat alacam oh ne güzel. Bir de patronlar çok iyi insanlar işçinin hakkını veriyor işçiye çok değer veriyorlar diyoruz. Neden Yahudiler işçilerine çok değer veririler. Neden mi SÜREKLİ İŞÇİ olsunlar diye . Değer vermez, az para verir, istediği zamanda işten çıkartırsa o işçi gider kendisine iş kurar PATRON olur diye işçiye değer veririler. Onların inanışlarına göre kölelerine iyi bakınız ki hep köleniz olsunlar. Efendilerini tanımaları için fırsatlar verin der. El fetih gibi kendilerine karşı gelmedikleri için batı şeriya yı vurmuyor. Kendilerine karşı gelen Hamas ı vuruyor.
Neyse konuyu dağıtmayalım. Topraklarımızı İsrail’e satmaya devam, çünkü onlar kendi topraklarına değer verdiği gibi Bizim topraklarımıza da değer verip ÇÖLÜN ortasında değerlendiriyorlar vesselam.
Aramızda para toplayarak biriken paralarla İsrail de fabrika açabiliriz. Ancak açtığımız fabrikada çalıştıracak işçi bulamayız. Neden mi adamların hepsi PATRON

Of ya yine ağzım açıldı yine yazıyorum. Beni birisi durdursun.
Camiye gittiğimde cami cem atına espiri yaparak, Camiye yardım olarak toplanan paraları bana verin sizin hepinizi PATRON ve aynı fabrikada işçi yapayım dedim. Camii inşaatı 5 yıldır sürüyor bitiremedik toplanan yardımları sana verirsek yandık dediler. Birisi oradan sataştı ‘’ Rüşveti artık bu yöntemlerle mi alıyorsunuz’ taktik güzelmiş abi’’ dedi. Gülüşmeler falan. bende espiri yaparak etrafımızın daha kalabalık olmasını sağladım. Damar dan girmeye devam ettim. Bende hikaye anlatır gibi süsleyerek başladım sohbete ''Camiye gelmemin sebebi sizlerin güvenini kazanmak sonrada yardım paralarını arttırmak için size yardım etmek. Gerekirse Cami inşaatı tamamlansın diye kapı kapı birlikte gezerek yardım toplamak. Toplanan paraları bana vermenizi istiyeceğim siz de tamam diyeceksiniz. herkes güldü. İmam değişik biri paraları ne yapacaksın dedi. Bende Cami inşaatında kullanacağım. hatta diğer mahalledeki Cami inşaatını da bizim topladığımız paralarla da yapabiliriz. Bakın dedim uzun sürecek ama özet olarak size projelerimi anlatayım dedim. Cami yapmak için inşaata yardım parası toplanıyor ya, bu paralar ile fabrika yapacağız. Oradan birisi güldü ya abi sen bari yapma dedi beyav. Bu kadarcık para ile fabrikamı kurulur. Çerkezköy ilçesinde 15 tane Cami inşaatı devam ediyor hepsi de yardımlarla yapılıyor. 5 yıl önce toplanmaya başlanan paraları hesaplayın. 15 cami ye toplanan yardımlar 1 fabrika yapıyor mu. Aşağı yukarı yapıyor. küçük fabrika yaptık biz de fabrikada hem işçi olduk hem de fabrikanın Patronuyuz, HERKES PATRON . Çünkü yardım parasını herkes verdi. Para kazandık Fabrikayı büyüttük. Büyük bir fabrika yaptık. Fabrikada bizim kendimizin olunca CANLA başla çalışıyoruz. fabrika para basıyor. Kazanılan paralarla Yeni fabrikalar kurabiliriz. KOÇ HOLDİNG gibi. Tabiki bu arada Cami inşaatı için para toplamaya da devam ediyoruz. Ama Cami inşaatı bir türlü başlamıyor. Biz yardım toplamaya devam. Bu yardımlarla 2. fabrikayı açıyoruz. hem kendimize iş imkanı sağlıyoruz. Hem İşçi Hem PATRON oluyoruz. (Aman İSRAL duymasın PATRON olduğumuzu hemen başlımıza füze yağdırır.) Yardım toplamaya devam. Neden devam? Çünkü Çocukluğumdan beri camilere hep yardım toplanır ve toplanmaya devam ediyor ve Toplanacakta. Bu 2 fabrikanın kazancıyla 15 tane Camiyi kısa zamanda yapabilirmiyiz. Tabi ki yapılır, ne oldu 15 camimiz ve 2 fabrikamız ve kendimize iş imkanı ve de aynı Fabrikanın ortağı yani PATRON.
Bu proje devam ederek Bütün il ilçe ve köylerimizin Cami ihtiyaçlarını karşılayarak, her ilçeye, her İL e fabrika kurarak kazanılan paralarla cami inşaatından sonra camilerin ihtiyaçlarını da karşılayıp Fabrikanın kazançlarıyla Yurtlar, hastaneler. Huzur evleri, Hayvan barınakları. Sokak çocuklarını adam etme evleri. Sığınma evleri HATTA Ceza evlerinin bahçelerine Fabrikalar kurarak Mahkumları çalıştırarak onları adam edip cezaevinde zengin yapıp topluma kazandırırız. Kişi cezaevinden çıkınca 1 çuval parayla çıkacak. Cami cem atı hemen heveslendi yapalım dedi. Yan tarafta olan orta yaşta birisi hemen atıldı. Bizi bir birimize düşman yaparlar. Toplanan yardım parası ne kadardıdiye uyuyamayız. fabrikayı kurduk diyelim. Başlarız ben şu makinada çalışayım. veya usta olurum elim arkada gezerim Başlarız şef Müdür olmak istemeye dedi. Sonra birbirimize yeriz abi Polisler her gün bizim fabrikada olur kavga bitmez orda dedi. Ben de iş te biz böyle insanlarız Bir birimize güvenemiyoruz. cami cem atı olarak ta güvenemiyorsak Yahudi hep potronumuz olur.
Bu konuda değişik projelerim var hayata geçirmek için çok çabalıyorum. Ama İSRAİL, İngiltere, Almanya, Fransa bana çok engel oluyor. Benim projelerimi hayata geçirmeme engel oluyorlar. Cami cem atından hemen biri atıldı abi ilk başta biz oluruz. Camiye gelenler olur kaldı ki yoldaki diğer vatandaş olmasın. Ben ilk etapta bizi sömüreceğini düşündüm. PATRON sen olacaksın sandım dedi. Bende Fabrikaların PATRONU herkes işçisi de herkes. Ayrıntıyı sonra anlatırım. Fabrikanın da bir yönetici kadrosu olacak. Muhasebecisi, depocusu, şoförü vs. MÜDÜRÜ de olacak ama, müdür de bir makinada çalışacak dedim. Bu konu çok uzun konu benim ayrıntılı olarak anlatacağım projelerim var. hayata geçirmek zor. Ben düşünmeye altarnatif bulmaya devam.
Ben şu arıcılığı iyice bir öğrenip uygulayayım diğerlerine sıra gelecek.
Saygılarımla.

Sayın Hasan Efe
Yazdıklarını okurken hem güldüm hem de hüzünlendim.
Bu ülkenin gerçeklerini özetlemişsin.
Yalnız değilsin arkadaşım ben seninle ortak olurum .


http://i.hizliresim.com/aPERAB.jpg

Dün Edirne ili Keşan ilçesi yakınlarında çektiğim fotoğraflar. Diğer ilçelerde Ayçiçekleri kapandı. Ancak Malkara ve Keşan civarlarında yeni açan ve açmak üzere olan ve daha yeni yeni kafa yapmaya başlamış olan epeyce tarlalar var. Keşan KILIÇKÖY de inceleme yaptım

http://i.hizliresim.com/nYroq1.jpg

Kılıçköy , Büyükevren , Soluca köylerinde Ayçiçeklerini çok geç ekmişler. Tabiki erken ekilip kapanan Ayçiçek tarlalarıda vardı.

http://i.hizliresim.com/gjoRE2.jpg

Bir arkadaşımızın arılarına bakmaya gittim. Arıları yalancılamış. Bir kovanında ana arı varmış ancak arı zayıfmış (1-2) Çerçeve civarıymış. Kovanın ağzını daraltmamış ve kovanı sıkıştırmamış. ballı polenli çerçeveler varmış kovanda. Diğer arılar kovana girip anayı öldürüp kovanı talan etmişler kovan sönmüş. Arkadaş kovana girip çıkan arı gördüğü için hiç bakmamış. Kovanlarını kontrol ettiğimde. 3 kovanda sönmüş zayıf kovanları. Güve kelebeği de Polenli çerçevelere yumurta atmış. Diğer kovandaki çerçevelerde sadece bal varmış ancak polen olmadığı için Güve oluşmamış.

http://i.hizliresim.com/V2E6XP.jpg

Bende kovanları temizleyip kazıdım. Pürmüzle yaktım. Güveli çerçeveleri uzak bir yerde yaktım.

http://i.hizliresim.com/WWbEgq.jpg

Kovanın durumu Güve kutçukları izi dolu

http://i.hizliresim.com/q9ERWW.jpg

Şimdi Benim damızlık Kovandan ana arı yüksükleri oluştursak Bu mevsimde an arı verimli olur mu. Yarın ana memesi yapacakları günlük yumurta alacağımız çerçeveyi vererek günlük yumurta attırsam sonrada besleyici anasız kovana(Yeni Çıkan arının çok olduğu 6 çerçeveli kovana koysam. Ana memesi yaptıklarında 4-5 ana memesi bıraksam bu analar sağlıklı olur mu. Ana arı memeleri kapandığında 3 çerçeve ile 3 bölme yapacağız arkadaşın kendi arılarından 12- 13 günlerinde ana memelerini paylaştırsam. Bölünen bu yeni bölmeler kışa yetişebilir mi. Eğer yetişemezse ana arı saklama kovanında kışlatırız diyorum. Birde 70 dönüm geç ekilen Ayçiçek tarlası var. Ayçiçekleri yeni açmaya başlamış Buradan biraz beslenirler. Sonrada pürende daha da geliştiririz. İlk böldüğümüzde şurupla besleriz.
Vereceğiniz değerli bilgiler için teşekkür ederim.
Bu arıcı arkadaşım sen bu bilgleri nereden öğrendin deyince arıcılık gen.tr. adresini verdim.
saygılarımla

Edirne Keşan Kılıçköy ünde yerli eski karpuz buldum aldım. Bu tohumlardan ekeceğim isteyen arkadaşlara tohumlar kuruyunca gönderebilirim.

http://i.hizliresim.com/PvQBW8.jpg

Bu karpuzun eskiden ismine İstanbul filistini diyorduk.

http://i.hizliresim.com/V2E6bP.jpg

Bu fotoğraftaki Karpuza da Kara derdik. Lezzeti çok güzel. Beyaz olanda çakır derdik. Çok uzun süre dayanabiliyor. Sulmadan yağmurların suladığınla olan karpuzlar. Kavunda şeker kavun

http://i.hizliresim.com/lBE9lp.jpg

kestim çekirdek ve iç görüntüsü iyi. Tohumlarını aldım. yedikçe diğerlerininde tohumlarını alacağım.

http://i.hizliresim.com/32APyO.jpg


http://i.hizliresim.com/72AXEW.jpg

Tohumların ilk postası kurumaya başladı bile. Hayırlısı. isterlerse Tohum bankasına da göndereceğim. Daha önce Tarım Bakanlığına Tohum Bankası kurulması için Mektup göndermiştim. Cevap olarak tohum bankamız kuruldu, artık var denilmişti. O aşamada kaldık. Girişimlere devam edelim bakalım. Belki faydamız olur. Bu gün Çerkezköy Tarım Müdürlüğünde İlçe Tarım Müdürüne Fotoğrafları gösterdim. Tohumlardan verebileceğimi, ekmek isteyen çiftçi olursa tohumlardan vereceğimide söyledim.
İyi verimli (Karakepir) topraklı bir tarla kiralamayı düşünüyorum. tanıdığım Çiftçilere haber verdim. Bahçe yapmak için kiralamak istiyorum dedim. Bakalım hayırlısı. Eğer uygun bir tarla kiralayabilirsem. Yerli tohum ne bulabilirsem seneye ekeceğim. sadece yerli tohumlar yaşayabilmesi için.
Saygılarımla

Abi o kara karpuz dediğin koyu yeşil olan karpuzun tadı bambaşka olur.

Allah yetiştirdiklerinide güle güle yemeyi nasip etsin.

Ramazan ayında gündüz yayınlasaydın bu resimleri :slight_smile:

Memur olmadan önce her yıl köyde 5- 10 dönüm ekip satardık. Tabi ki köyümüz çiftçileri de ekerdi. Çernobil faciasından sonra 2 yıl karpuz olmadı. 3-4 yıl Kavun ve salata yetişmedi. daha sonraki yıllarda ekilip olmaya başladı. Tohumlar o yıllarda ekilemeyince kaybolduğunu düşünmüştüm. Lüleburgazda köylerde bir dönem mahsül olamadı. diğer ilçelerde olmuştu. demek ki. Trakyada diğer ilçelerde eken köylüler tohumların neslini sürdürmüş.
Şimdi sıra Mısır ve domates tohumu bulmakta Bulgaristandan da yerli tohum olan köylülerden isteyeceğiz. yerli tohumları yaşatma adına çalışmalara devam. Ankara Polatlı dan Kavun tohumu gönderecekler. yerli sarımsak ta bulacağız. Hep çin malı yiyecek değiliz ya. Aman İsrail tohum çalışmalarımız olduğunu duymasın. Türkiye ye tohum satamam diye gece uyuyamazlar. Tohum işinden çok para kazanıyorlar da.

Hasan Lüleburgaz’a gelince görüşelim sana yerli mısır tohumu vereyim.
Birde o kara karpuzun daha düz siyahları olurdu eskiden. Washington derlerdi.
Bulgaristan domateslerinin tohumundan da bulurum senin için. Pembe domateslerden.Saygılar.

Yerli bitkilerimizin kaybolmasının önemli nedeni iyi özelliklerini koruyan tohumunun nasıl alınacağının bilinmemesidir.

Yeni bir başlık açayım orada kalsın kolay bulunsun elbirliğiyle belki iyi bir yere varabiliriz.

Arkadaşlar Hayırlı akşamlar. Bugün öğlen Cuma dan sonra Yağmur başladı. Bende arılara şurup vererek sıkıca kapattım 3 gün açmayacağım. Açtığımda ilaçlamaya devam.
Bu resim geç ekilen ayçiçeği tarlası yanıydı.
Şimdi orman içerisinde pürendeler. Epey polen taşıdılar.Arılığın çevresinde çok püren olmasına rağmen pürenlerin üzerlerinde çok arı göremiyorum. Ancak küçük mavi açan başka çiçeklere arılar çok gidiyorlar. Pürenlerde bal yok mu? Başka çiçeklere ondanmı çok gidiyorlar.
Birkaç fotoğraf yayınlayayım
Burası ayçiçek tarlası yanı . Ocak ayında 1 kovandı şimdi 17 Bu güzel aile sayesinde çok öğrenilerek (Koloni Yönetimi) Uygulandı. Hocalar sağlam demekki.

http://i.hizliresim.com/Od7Ev5.jpg

Ayçiçek tarlası

http://i.hizliresim.com/78MAd5.jpg

Burasıda püren bölgesi Kışın kalacakları orman alanı. Orman müdürlüğünün verdiği telle çevrili yer.

http://i.hizliresim.com/m81Eb8.jpg

Eşek arısı görüntüleri. Kovanlara çok musallat oldular. epey kalabalık geliyorlar.

http://i.hizliresim.com/Z17YB3.jpg

Maşallah hasan bey arılığın büyümüş ve çok güzel.Bizde hersene kavun karpuz ekiyoruz ama doğalgaz santrali olduğundan beri ağız tadınla yecek kavun karpuz olmuyor.Balkan tarafındaki köylerde yerli cinsler mevcut.Kofçazın köylerinden geliyorlar kazpuz satıyorlar.Güzel karpuzları var.

Yeni arıların ve yeni arılığın hayırlı olsun Hasan.