hırçın arı

Bazı arılarım cok hırçın özellikle katlı we bölme yaptıgım arılar bölme neysede katlı kowanlar niye saldırıyo

Ümit bey merhaba. Cevap alabilmeniz için öncelikle Türkçe’ deki 29 harften biri olan v harfinin yerine w harfini kullanmaktan vazgeçmeniz gerekmektedir.

Biraz daha dikkat ederim

Hırçınlık en çoku ırkı pozulmuş arılarda meydana cıkar.Yani melezleşmiş.Benim arılarım çok uysaldır.Boz Kafkaz arıları.Irk korunup saklanıyor bizde o yuzden yayda bile (cıplak) körüksüz,maskesiz arilikda oluyoruz.

Kovanda yeterli bal stokunun bulunmaması, koloninin açlık sınırında olması, çevrede nektar azlığı, koloniyi geceleri kirpi fare gibi yaban hayvanlarının rahatsız etmesi, parfüm veya ter kokulu olarak koloniye varılması, koloniye körükle duman verilmeden kovan kapağının açılması, kovana rüzgarın ters açıdan eserek direk uçuş deliğinden içeri girmesi, akşam saatlerinde, rüzgarlı, yağmurlu havalarda koloni kontrolü, çerçeve kontrollerinde çerçeveler kovan içinden çıkarılırken gürültülü aceleci ve tedirgin bir şekilde çerçeve çıkarılması gibi sebepler koloninin hırçınlaşmasına sebep olurlar. Bu saydıklarımız dahada çoğaltılabilir. Bence ırktan kaynaklanan hırçınlık ikinci planda. İnsan olarak hangimiz evimizde yiyeceğimiz cebimizde paramız azalırken strese girmeyiz ki.

Bana göre IRK faktörleri çok önemli.(Başta,birinci)Çünki bunun kendim şahiti olmuşum.Ben arılarimı rüzgarda,disaridan yiyecek gelmeyen vakitlerde ,hatta karanlıkta bile açıb kontröl etmisim Vallahi bir sorunumda olmamış.Maskesiz ,Körüksüz.

İster inanın ister inanmayın bu böyle.Hatta videolarda bile size göstere biilirim.Forumada bile koymusum.(kendi arıcılık sayfamda).

“Kovanda yeterli bal stokunun bulunmaması, koloninin açlık sınırında olması, çevrede nektar azlığı, koloniyi geceleri kirpi fare gibi yaban hayvanlarının rahatsız etmesi, parfüm veya ter kokulu olarak koloniye varılması, koloniye körükle duman verilmeden kovan kapağının açılması, kovana rüzgarın ters açıdan eserek direk uçuş deliğinden içeri girmesi, akşam saatlerinde, rüzgarlı, yağmurlu havalarda koloni kontrolü, çerçeve kontrollerinde çerçeveler kovan içinden çıkarılırken gürültülü aceleci ve tedirgin bir şekilde çerçeve çıkarılması gibi sebepler koloninin hırçınlaşmasına sebep olurlar. Bu saydıklarımız dahada çoğaltılabilir. Bence ırktan kaynaklanan hırçınlık ikinci planda. İnsan olarak hangimiz evimizde yiyeceğimiz cebimizde paramız azalırken strese girmeyiz ki.”

Bu güne kadar arılardan belki binlerce iğne yedim.
Bir kaç kere hastanelik bile oldum.
İlk zaman arılara kızdım .
Ben sizin sahibiniz değilmiyim edasıyla.(evcil hayvanlarımız başkasına saldırsa bile bize dokunmazdı ki)
ıslah olmuş olsa da,

*MEĞER ARI HİÇ EVCİL OLMAMIŞ.

İğne yiye yiye öğrendik ki arıyı evimizin içinde de beslesek o bildiğini okur.
Sahip tanımaz.
Özgür. alarm verildi mi ölümü düşünmez .
Karar verdi mi geriye dönüş yok.
Bütün bu olanlara rağmen,
Bence arıya saldırgan demek yanlış olur.
Arı rastgele saldırmaz.
Arıya dış tehlikelere karşı savunma yetenekleri doğuştan verilmiş.(iç güdü)
Genetik olarak tüm arılar alarm verildiğinde savunma durumuna geçerler.
Kovanın yanına yaklaşıldığında ;
Biz şu soruların cevabına uygun hareket edersek:
Alarm hangi durumlarda verilir?
Arı ne zaman savunma pozisyonu alır?
Ki Hayati Çağdaş bey bu soruların cevabını yukarıda çok güzel açıklamış.
Buna uygun davranırsak arının alarm alıp .
peşinden savunmaya geçmesini önleriz.
Lütfen % 100 anlaşılmasın !
Her zaman önlemlerimizi alalım.
Alarm ne zaman çalar hiç belli olmaz!!!
Bazı arılar ise savunma ile de bırakmaz .(yukarıda anlatılanlardan istisna)

ADETA SAVAŞIR.

İnşallah arılarınız savaşçı değildir.

Sayın Yaylabalı.

Ben aricilar taniyorumki (Turkiyede) kendileri bana soylemislerki,ariligin 10 meritliyinden bile gecmek olmuyor.Adama hayvanlara hatta etrafda oynuyan cocuklara bile saldiriyorlar.Peki bunun cevabını kim verecek oyle diyorsanıssa??? :wink:

Yani diyorum ki,şu yukarıda yazdıklarınız arıcılık kuralları.Ama pek cok bu kurallar işe yaramıyor hırçın arılar için.Ne yapsanda yinede saldırıyorlar.

Benim arılarımda çok saldırıyor ancak güzelde bal topluyor bugün bir komşunun arılarının ana memelerini temizledik hiç saldırmıyor 6 sandık temizledik hiç sokmadı benim birtanesinden polen çekmecesini boşaltıyorum maskenin üstünden geçiriyor.

"Sayın Yaylabalı.

Ben aricilar taniyorumki (Turkiyede) kendileri bana soylemislerki,ariligin 10 meritliyinden bile gecmek olmuyor.Adama hayvanlara hatta etrafda oynuyan cocuklara bile saldiriyorlar.Peki bunun cevabını kim verecek oyle diyorsanıssa???
Yani diyorum ki,şu yukarıda yazdıklarınız arıcılık kuralları.Ama pek cok bu kurallar işe yaramıyor hırçın arılar için.Ne yapsanda yinede saldırıyorlar."

Sayın Nebivs,
Savunma ve savaşa dikkat çekmiştim.
Savunma , kendini tehlike durumunda koruma .
Bu doğal.
Bu tüm canlıların ortak özelliği.( farklı farklı sistemlerle)
Arının yasalarına uyarsan, arı için düşman algısı oluşturmazsan iğneyi yemezsin.

Savaş , kırmızı çizgi.
kırmızı çizgiyi geçersen savaşı kabul etmişsin demektir.
Bir atasözümüz şöyle der:
İte dalaşacağına, çalıyı dolan.
Kırmızı çizgisi olanı ikna edemezsin.
üstelik bu bir arı ise,
Hele acemi işi hiç değil.
Ya kırmızı çizgisi olana meşhur TEKME!
Yada iğneyi sadece savunma amaçlı kullanan ana ile değişene kadar iğneye sabır.
Sevgilerimle…

Ana arısı olmayan koloni saldırırmı

Saldırır…

uzaktan saldıran arılar mevsim ve üzerinizdeki parfüm yada ter kokusundan kaynaklanır

Eğer arılarınız Amazon cinsi iseler tabii ki çok saldırgan olurlar.Bizim kiler yerli cins tir.!

Katılmamak elde değil. Benim 5 kovan arımın içinde 1 tanesi var ki felaket bişey. Diğer kovanların kontrollerinde hiç sorun yok, sıra buna geldiğinde kapağı açtıktan sonra örtünün köşesini aralaman yetiyor. En az 30-40 tane kamikaze uçuşuna başlıyor. 10 metre uzaklaştıktan sonra (bu arada 5-6 tane iğne yiyorum) 10 civarı kalıyor, bir 10 metre sonra 4-5 tane falan, sonraki 10 metreden sonra 1-2 tane kalıyor bunlar kesinlikle 100 metre daha gitsen geri dönmüyor. İşin ilginç yanı da kovanda hiç bir sorun olmadığı gibi hem sayı bakımından, hem stok bakımından en üstün kovanım. Neyse az kaldı Nisan 2014’te anasını infaz etmeye karar verdim çoktan.

bence infaz etmeyin. sakin olan başka bir ana arı ile bunu degiştirin tabi kafes içine koyarak. ve gözlemleyin iki koloniyi. eger yeni kovanda saldırganlşaşıyorsa anadandır. diger kovanda sakinlemeli tabi. ama bubun için 2 ay geçmeli yeni nesil gelmeli. bence bir deneyin. bişey kaybetmesiniz. :wink:

Aslında ben de anaya kıyamıyorum, bütün saldırganlığına rağmen geçen yaz en çok balı ondan aldım. Ayrıca kıştan çıkan en sağlam kolonim, 10 çerçeve ile kışa girdi, sıkışık 8 çerçeveyle çıktı. Kısmetse yarın tekrar yoklayacağım. Sipariş ettiğim ana arı kafesleri geldi. Erkek arı durumuna göre uysal bir kovandan yavrulu bir çerçeve verip, anayı da kafes içinde başka kovana yedeğe almayı düşünüyorum. Halil Bilen üstadımın deyimiyle kocakarı olacak bu ana.

Arılar sahiplerine zamanla alışır. 20 gün geçmesi lazım.
;D ek bilgi arı dışarıda 20 gün yaşar ;D

Sanirim arilarin sahibine alisacagini bekleyecegimize biz arilarin igne acisina alissak daha dogru olur gibim geliyor…:-):-):slight_smile:

Arı allerjisi iğnelene iğnelene gelişir.