Peteklerin su ile mum güvesinden korunması mümkün mü?

Bu mümkünlük bariz ve net bir şekilde mümkün artık arkadaşlar.Gözümüz aydın.

Bundan sonraki süreç sizlere kalıyor,benim gibi deneyebilirsiniz.

Bal saklama kabının içini su doldurdum,petekleri içine koydum yani suya bastırdım.

En ufak bir mum güvesi izine rastlamadım,mumda da herhangi bir yumuşama vs olmadı.

Bundan sonraki süreç nasıl işler bilemiyorum.

Bal saklama kablarının sayısını arttıracağım kalan mumlarıda suya bastıracağım.

Bundan sonrasında da petekler için özel daha ucuz pilastik bidonlar edinmem gerekebilir.

Bu konuda fotoğraf yok çünkü hala fotoğraf makinamı bulamadım,arılığım büyüdüğü halde güzel

övünç dolu fotolarda yok malesef :slight_smile:

abi bu denedigin uygulama oluşabilecek güvelenmelere karşı bir tedbirmi yoksa oluşumu başlamış bir petegi kurtarma operasyonumu

Yaman ,oluşmamışların oluşması mümkün değil,oluşmuş olanları denemedim,sahi niye denemedim yeni oluşanlarıda deneyebilirdim halbuki,suda yaşama veya gelişme şansları sıfır.

Bu uygulamaya yalovadan bir hafta önce başladım.

Her şey zamanla netlik kazanacak.

Mustafa bey bu şekilde mi saklamayı düşünüyorsunuz  petekleri çıtaları ile birlikte. tahmini nisana  kadar suda bekliyecek öyle degilmi.

Ayhan bey kış şartları girdimi cıkarırım sudan,sonrasında ne gibi bir oluşum olur bilemiyorum nisan şartlarında tekrar mum güvesi aktiflik kazanabilirmi onu bilmiyorum.

Petekte kullanılan telinde paslanmaz olması gerekir kanaatindeyim.

            Mustafa abi bu konuya Yalova 'da Forum toplantısında değindiniz ; Uygulama doğru ve 
            
            yararlı olabilir  ama petekleri nasıl bir alan da elinde 250 peteği olan bunları nasıl ne kadar 

             suda tutacak . 
             ? : Son bal sağımından sonra ne kadar dönemde güveler faliyete geçiyor ..
             
             ?:  Bu faaliyet dönemi suda tutulsa yeterli olur  mu .

Çetin güveler hiç beklemiyor,faaliyet hemen başlıyor ortama bağlı olarak üç günden sonra ortaya cıkmaya başlıyorlar.

Bende yüze yakın cevceve var bir kısmını güveye kaptırdım kaynatıp erittim,ya daha çok kab alaçağım yada bir formül geliştireceğim suya bastırmak için,mavi dar bidonları düşünüyorum,bu sene böyle gecsin paslanma varmı,ağaç cıta çok sorun yaşıyormu,mumda erime vs varmı bu sorulara cevap bulup seneye dahada dikkatli girebilirim.

Mustafa Bey,
İcat çalışmalarınızı başka bir konuya yoğunlaştırsanız iyi olacak.

Mum güvesi yumurtaları -18 °C soğukta üç gün bekletilince yeniden canlanamayacak şekilde ölüyor.

Su hayat demektir ama sadece insanlar için değil pek çok mikrop için de hayat demektir.

Bu konuda yeni bir yöntem geliştirmeye, yeni bir şey icat etmeye kararlıysanız öncelikle şu konu başlığı altında yazılanları yeniden okumanızı önerir, kolaylıklar dilerim.
https://www.aricilik.gen.tr/index.php?topic=3706.0

2006 yılında internet yaygınlaşmaya başlayınca, İstanbul ve yakınındaki arıcılarla da hızlı bir tanışma dönemine girmiş oldum.

Kulakları çınlasın, Gebze’de şaka yapmaktan hoşlanan bir ağabeyimiz vardı.

Ben ilk önceleri bana anlattıklarını ciddiye alıyor, şaka ve mizah olduğunu farkedemiyordum.

Bana anlattığı yöntemlerden birisi de, petekleri su içinde saklayarak güveden koruduğu şeklindeydi.

Ben ciddi ciddi soruyordum, o da ciddi ciddi ayrıntılı olarak anlatıyordu.

Benim aklıma takılan kısmı, 7-8 ay su içinde bekletildiğinde ekşiyip kokmuyor muydu?

Cevap hazır, Muratçığım çerçevelerin yerleşeceği şekilde kanallar yaptım. Sulama kanalı gibi haftada bir suyunu tahliye edip yeni su dolduruyorum.

Tavsiye ederim çok iyi bir yöntem. Siyah petekleri koyuyorsun, 3-4 ay içinde yavru kılıfları erimeye başlıyor ve ilkbaharda kanaldan ilik gibi bembeyaz petekleri alıyorsun.

Ben bu yönteme o dönemde ciddi ciddi inandım.

Peki suda uzun süre bekleyen çerçeveler karar mıyor muydu?

Cevap yine hazır, O kadar kusur kadı kızında da bulunurdu. :slight_smile:

Bir gün ziyarete gittik, ben hevesle arılığı geziyorum ve gözlerim içinde petek dizili su kanallarını arıyor. Fotoğraf çekip yöntemi bütün dünyaya duyuracağım.

Abi dedim nerde senin petekli kanallar?

Bu önce hık mık dedi sonra toparladı. Gebze soğuk yer burda petek güvesi sorunu yok. Asıl sorun Muğla’da oluyor. Benim kanallar Muğla’da :slight_smile: İnşallah oraya geldiğinde gösteririm

Muğla işinden sonra ben ikirciklendim ve dalgaya alındığımdan nihayet şüphelenmeye başladım. :slight_smile:

Gebze köylerinden bir kahvede çay içmeye gittik, oradaki arıcılarla tanıştık.

Bir arıcı, ana arıyı nasıl boyayacağını sordu.

Bizim abi kendinden emin ve ciddi bir tonla anlatmaya başladı:

  • Nalbur’dan sprey boya al. Anayı gördüğün yerde petek üzerine boyayı sık.

  • Ama işçi arılar da boyanır?

  • Boyansın farketmez, zaten onların ömürleri 40 gün. 40 gün sonra ana arı ampül gibi dolaşmaya başlar.

Ana boyama yöntemi önerisini duyunca en nihayetinde benim jeton düştü :slight_smile:

Şu forumda yeni buluşlara çok kapalı canım.

Bu yazıları okuduktan sonra insanın şöyle ağız tadıyla bir buluş yapası da gelmiyor hani.

Sen buluş yaptın da hayır mı dedik.:smiley:

       Bir zamanlar iki çerçeve arının hal ve hareketlerini izlerdim,kanat cırptı aç telefon Enver ağabeye,ayaklarında sarı bir şeyler var aç telefon Enver ağabeye,kovanın önünde biriktiler aç telefon aç telefon  :) :)

     Şimdilerde bakıyorumda ikiyüz cerceve arı bile dişimizin kovuğuna yetmiyor.

Çay ocaklarında biz konuşuyoruz başkaları dinliyor,arı ve arıcılık deyince masal gibi dinliyorlar yanlışlarını düzeltip gönüllerine yerleştiriyoruz doğruları.

  Acemi arı sahiplerini gördüğümüzde hemen kolları sıvayıp müdahale edebiliyoruz ellerine balları tutuşturup arının düşmanlarının sonlarını getiriyor yada yollarını gösterebiliyoruz.

  Yada köylerde sahipsizmiş gibi gördüğümüz arıları kovanlarını önlerini temizleyip,mal sahibini arayıp bu bakımsızlık neden diye sorgulayabiliyoruz.

  Kokusunu aldığımız bir çiçeğin,adını açma zamanlarını arımızın onu sevip sevmediğimizi nedeyse gözlerimiz kapalı anlıyabiliyoruz.

  Sokakdaki,raftaki balın kalitesini çoçuklarımıza yedireceğimiz komşumuza satacağımız balın sıhhatıni ağız damak keyfini sofra kalitesini ayırt edebiliyoruz çok şükür.

   Belki biz çok istedik ,bize verilmiş olan doğal hayatı kıskanmayı onunla yaşamayı cayıra cimene kendimizi salmayı çiçekden çiçeğe uçmayıda başardık.

  Sonuçda beton yığınlarından kurtulup,sectiğimiz hayatı başkalarının imrenecek şekle getirdik vede örnek olamaya calışıyoruz.

  Alkış beklemediğimiz gibi madalyada beklemiyoruz çünkü kendi tercihimiz,anahtar kelime başarmak başarılı olmak.

  İster ağır bir taş olsun,ister içi boş bir teneke olsun onu hareket ettirmenin ve lazım olduğu yere koymanın mutluluğunu yaşamak için gayret ediyoruz,olumlu yada olumsuz her görüş anlayan için faydalıdır,içimdeki bu anlayışı Allahım hiç bir zaman eksiltmesin başarının sırrıda budur.

 Ben durmayacağıma göre ,başarısızlığın kaybedeceğini düşünüyorum. :) :)
            Mustafa Kemal ALKOÇ  Kardeşim  ;

Bu iletiyi okuyunca bir an şunu düşündüm. Kolonilerim dağın başında bal hasatı etmişim balları yalattım , yani son hasat yapmışım.

500 veya daha fazla peteği şehre getir , derin dondurucuya koy (derin dondurucu depomuz yok ki…') hepsini aynı anda koyamazsın işte bu noktada bizlere zaman kazandırır , bu arada peteklerimiz güve olmamiş olur.

Tamam suyun içersinde güvenin yumurtası ölmez de , yaşama şansı yok demek ki…!

Suyun içinde beklerken balmumu zarar görmezmi …

Bildigim kadariyla peteklerin yapiminda parafinde kullaniliyor,parafinin zamanla suyun icinde bozulmaya basladigina sahit oldum. Ben tekstil fabrikasinda calisiyorum parafini biz bukumlu ipliklerin acilmamasi icin kullaniyoruz,kullanmadigimiz zamanlar suyun icinde bekletirdik ve suda zamanla kopurme ,koku ve parafinde yumusama meydana gelirdi. Simdi sogutucuda muhafaza ediyoruz sorun yok

Ufuk beyin bu tecrübesi çok doğru,on günden uzun bir vadede böyle bir uygulama denememek gerekir.

Ufuk Bey’in tecrübesi parafin temeline dayanıyor.
Bizim kullanacağımız en kalitesiz temel petekte bile parafin bulunmamalı.
Yani, içinde parafin olduğu için bozuluyorsa, zaten bozuk olduğu için bozuluyor demektir.
Gelin konuyu en başından, yeniden inceleyelim.

Cahid ağabim bazıları bozuluyor bazıları taş gibi duruyor gözlemledim ancak,sonucda peteğin büyük kısmını arı örüyor.

Sayın mustafa kemal alkoç:

Su içinde bulunan veya ıslanmış balmumuna bir şey pek olmazda.

Petek gözü içindeki arının depoladığı çiçek tozlarında, suyu emince bozulma olmuyor mu?

Bozulmayı gözlemlemek için ısı ve süre gerekir, bahara çıkınca o petekli çerçeveleri incelersiniz.

Mustafa Bey,

Benim önceki iletimde vurgulamak istediğim de Sayın Öğretmenim’in belirttiği ve benzeri bozulmalardı. Üstelik bu tür bozulmalar gözle görülemeyebilir. Peteklerin bakteri, belki virüs yönünden laboratuvarda incelenmesi gerekir.

Islandıktan sonra herhangi bir önlem alınmadan saklanan hiçbir organik maddeyi güvenle kullanamam.

Organik maddeleri, örneğin meyvaları, güvenli saklama yöntemlerinden biri de kurutma ve kuru, serin bir ortamda tutmak iken; petekleri korumak için, '‘üç gün kadar kısa bir süre -18°C ‘de tuttuktan sonra oda sıcaklığında saklamak’’ gibi güvenli ve ucuz bir yöntem varken…