Ayçiçeği balı

  Saygı değer arıcı arkadaşlar,  ayçiçeği balı çok ucuz ve ayçiçeğide arıya zarar veriyor, dikenleri arının gözüne zarar veriyor. Uzmanların açıklamalarından dinliyoruz ama yınede ay çiçeğinede arılarımızdan bal almaya çalışıyoruz. Burda bir çelişki yok mu?

Ayçiçek balının arıya zarar verdiğini ve dikenli olduğunu ilk defa duyuyorum.
Madem diken arıya zarar veriyor ; karaçalı ve sarı dikene çalışan arının geri dönememesi gerekmez mi ?
Bir de şöyle düşünelim ;
Etrafında ayçiçek balından başka kayda değer bal alınabilecek bitki örtüsü olmayanlar ne yapacaklar. ?
Ayrıca ayçiçek balının " çok ucuz " olduğuna da pek katılmıyorum…
Yaklaşık 10 yıldır, ürettiğimiz ayçiçek balını pazarlama konusunda toptancı ve birlik ile muhatap olmayan biri olarak, ayçiçek balının tenekesini 200 TL, kilosunu 10 TL den satmak bana göre " çok ucuz " denilecek bir rakam değil …

Son söz olarak; 2010 yılında, ayçiçeğinin bana en büyük zararı 40 teneke bal oldu …

Sayın Ceylan, ayçiçeğine çalışan arılarınızı iyi inceleyin, birer gözleri protezli, hatta korunmak için gözlük takanlar bile vardır. :slight_smile:

Birer gözü bandanalı korsan arı olmasın benimkiler abi :stuck_out_tongue: ;D

Bazı bitkilere çalışan arıların geri dönemediği konusunda literatürde bilgiler var.

Örneğin ıhlamur çiçeğine çalışan acemi arıların zayiatının epey fazla olduğu yazılıyor.

Acemi tarlacılar dilini çiçeğin içine doğrudan uzatınca, çiçek yapısından dolayı, dilleri kısılıyor ve kendini geri çekme sıkıntısı yaşıyormuş. Bazı arılar kendilerini kurtarabilirken, bazıları ise çiçek üzerinde ölüyormuş.

Arı usta tarlacı olmaya başlayınca, ıhlamur çiçeğindeki nektarı kendi hayatını riske sokmadan nasıl alacağını öğrenip, dilini yandan uzatıyormuş.

Bazı bitkilerin nektarları ise arılar için de toksik, bu bitkilerin çiçeklerinin açık olduğu dönemlerde arı nüfusları aşırı azalabiliyor.

Ayçiçeği konusunda ise böyle bir bilgiye hiç rastlamadım.

Kültür bitkileri ile arının arasını bozan en önemli unsur, zirai ilaçlardır.

Geçtiğimiz yıllarda Avrupa’da da yaşandı, bazı tohumluk ilaçları, tohum aşamasında kullanılsa bile, arıya zarar veriyor.

Tohumluğunda ilgili ilaç kullanılmış olan ayçiçeğinden nektar alan arı kovanına geri dönemiyor.

Çok eskiden beri söylediğimiz bir konu var.

Kişisel gözleme dayalı, subjektif bilgi insanı yanıltır şeklinde.

Arıcılar ayçiçeğine çalışan kovanların arılarının azaldığını gözlemişlerdir. Kendilerince de böyle bir sebep sonuç ilişkisine ulaşmışlardır.

Olayların bu şekilde yorumlandığı bir çok konudan örnek verebiliriz.

Bu yüzden, hep bilimsel verilere dayalı bilgiden şaşmayalım diyoruz ya…

Ben ayçiçeği arıya zarar veriyor diye 4. uluslararası arıcılık kogresinde Prof Muhsin Beyin ifadesin de duymuştum.

Son söz olarak; 2010 yılında, ayçiçeğinin bana en büyük zararı 40 teneke bal oldu …
Nasıl yani azmı aldın yoksa hepsimi 40 teneke ?

Sn reşattin, hiçbir konuda duyumlara dayalı zarar ziyan iddiasında bulunmamalıyız.

Kaynağını belirterek aktarılan bilgi gerçek bilgidir, doğruluğu veya yanlışlığı o kaynağa aittir.

Murat bey’in söylediği gibi, bütün iddialar bilimsel veriler tarafından desteklenirse gerçeklik kazanır.

Ayçiçeği veya nektar veren başka bitkilerde, hibrit tohum tartışması olmuştur, verim düşüklüğünün tohumla olan ilişkisi sorgulanmıştır, fakat bu, şu sebeptendir demek için konu üzerinde epeyce deneme yapılıp sonucunun net bir şekilde ortaya konması lazım ki gerçeklik kazansın.

ŞÖYLEKİ;ayçiçeği gdo lu ise ilerde sebebi belirsiz arı kayıpları olabilir diye

Geçen yıl ayçiçeğinde 35 tane katlı kovanım vardı.
Bir de 10 - 15 tanesinin kuluçkalığından 2 - 3 çıta çekmiştim hasatta.
Yaklaşık 50 kovan… Geri kalanı oğuldu zaten …
Az dersek yanlış olur. Bereket versin …

selam arkadaşlar benim amcamın 45 seneden beri arısı var ve bizim köyün 20 bin dönüm arazisi var bunun 10 bini hersene ayciceği oluyor arılar sabit yani bahar ciceği ve ayciceği o zaman amcamın arılarının hepsi kör olması lazım deyilmi

Arıcı arkadaşlar; Maksadım ayçiçegi balına bir söz olsun istememiştim. Tabiiki samimide olsanız ortaya konulan bilgilerin bilimselliğine dikkat etmek ve yanlışlardan geçen doğruların ortaya çıkarılmasıdır. Akıllı insan hatasından özür dileyen ve en akıllı insan özür dileyeceği bir yanlış yapmayan insandır. Bende arıllarımı Bezirci köyüne koymayı düşünmeye başladım. Neise; Selamlar.

gelmeden önce haber ver yer ayıralım

Bekir bey; bu davetinize hiç saşırmadım ve köyünüzü halkını çok iyi tanıyorum. Ben Bandırma oturuyorum. şu an Bingöldeyim Bandırmaya dödüğümde ilk işim sizi ziyaret etmek. Arıcılıga benim gibi sizde yeni başlayacakmışsınız şimdiden hayırlı olsun.Selamlar.

Bende Bezirci’ye 15-20 koloni ile gitsem mi… (Belki de 150-200) :smiley:

Arı kontrol ayağına Bandırma’ya geliriz ailemizi görürüz, arıları bakar ve Tatlısu’ya inerim balık için, biraz da denizde yüzüp, döneriz.

Hayale bak…

halil beybekleniyorsunuz sizin yeriniz hazır zaten

Yaşa be abi…

Hemşehri dayanışmasına bak.

İmrenmemek elde değil.

Camgööööööz, ömrüne bereket.

Ayçiçeğinde arıların kör olması diye düşünülen biraz da varsayım gibi olan bir olay.

ayçiçeğinde bulunan yoğun çiçek tozu arının bütün vücuduna bulaşır, adeta sarı bir görünüm alır.
Bu olay başka çiçekler içinde aynıdır denilebilir.
Örnek olarak bodur ballıbaba bitkisine giden arıyı eflatuna bulanmış renginden anlarız.

Yoğun çiçek tozuna bulanmış arı herhalde görme özelliğini de kaybetmiş deriz belkide biraz olsun doğrulık payı vardır.
Çiçek tozları görüşünü engellese de arı sık sık temizlik yaparak bunu önler.

Diken konusunda söylenilmek istenen ayçiçeği çiçek tablasının dış yaprak uçları az dikenlidir kuruyunca biraz batar, ama kurumuş ayçiçeğine de arı pek konmaz.