Gezgin arıcılığın en büyük problemi taşıma olarak gösterilmekte. Eski bir kamyon satın alarak özel yapılacak kovanları bu kamyona monte etmeyi planlıyorum. Böylece kovanları indir-bindir derdi ortadan kalkacak. 1980-1985 model Ford kamyonu 5 bin YTL ye satıyorlar. Özel tasarımlı kovanları üzerine monte edebilirsek…
Kovanlar mutfaktaki çekmeceler gibi olacak. Kapakları ve ilave koyma özelliği farklı işleyecek. Bakım yapmak istediğimiz kovana ait çekmeceyi çekeceğiz. Bakım yaptıktan sonra çekmeceyi iteceğiz. Bana son derece mantıklı geliyor.
Konu hakkında bilgi sahibi olan kişilerle fikir alış-verişinde bulunmak isterim.
abi bizimaklımıza da böyle bir yöntem geldi ama yeterince arımız yok cogaltıp ondan sonra bu projeyi gerceklestirecegiz mantıklı bır bulus imkanın varsa vakit kaybetme derim
Arkadaşlar ben muhasebeciyim. Aynı zamanda 3 yıl nakliyeciler kooperatifinde bulundum. Kamyonu 5.000 ytl ye alabilirsiniz + K2 Belgesi 5.500 YTL = 11.500 YTL Bir kamyon arıdan ne kadar gelir bekliyoruz bunun hesabını iyi yapmak gerek. Konuyu bende araştıracağım buradan bilgilerimizi paylaşırız…
Benimde düşüncelerim arasında var bu konu eğer projeyi gerçekleştirirseniz burada paylaşıp bizi bilgilendirin.Benim duyduğum ford kamyona 50 kovan sığdığıdır.
Genelde Balkan ülkelerinde özellikle de Slovenyada bu tip kamyonlarla arıcılık çok yaygın olarak yapılıyor.
http://jenniferdorroh.files.wordpress.com/2008/02/img_5612-1.jpg
Bu sistemde kamyonun arkasında gördüğünüz küçük oda gibi yer arıcının barınma ve malzemelerini saklama ihtiyacını gideriyor. Kovanlar kasaya sabit. Kasanın her iki yönünde de dışarıya bakan kovanlar var. İçeride bir koridor var ve kovanların arkası dolap kapağı gibi açılarak bakımları yapılıyor.
http://users.volja.net/cd_semic/drustvo/apimondia/kamion.jpg
Türkiye’de bu tür modifiye edilmiş eski bir kamyonla ruhsat alıp trafiğe çıkmanın prosedürü nedir? Öncelikle işin bu kısmını öğrenmek lazım.
Bir arkadaşımız Türk Trafik Mevzuatı açısından böyle bir kamyonun trafiğe çıkamayacağını söylüyordu.
Sanıyorum bu konuda Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsünün bir çalışması var, oradan bilgi alınabilir. Koamyon üzerine monte etmektense tır kasalarıda bu projeyi denemek daha mantıklı olabilir 5.000 ytl. alacağınız kamyon sizi muhtemelen çok uğraştıracaktır. Selamlar.
Yatırım sonrası sübvansiyon hesabı yapmak gerekir.
Muhtemelen yaklaşık 10.000 YTL. gibi bir fiyata mal olacak bir düzenek için bu yatırım değer mi? Üstelik kovanlarında bu sisteme yönelik yapılması gerekmektedir.
Çünkü bu kadar para ile arılarınızı defalarca taşıtabilirsiniz. Sadece marjinal bir örnek olarak gösterilir ama rantabl değildir.
Gezginci arıcılıkta en büyük problem ekip olamamaktır.
Bizim gezginci arıcılıktaki sistemimiz, güçlü, zayıf, oğul, çiftleştirme kutusu ne bulursak hepsini yükleyip gezdirmek.
Genelde de izlediğim kadarıyla yılda 3 konak yapılıyor. Bir bölgeye arı indirildiğinde sezon bitişine kadar orada bekleniliyor. Nektar akımının durumuna göre yer değiştirme yapılamıyor.
Mesela geçtiğimiz günlerde İstanbul Beykoz taraflarında bazı yerleri dolu vurdu, kestane işi bitti. Ama o bölgeye yakın başka kestaneliklerde bu problem olmadı. Dolu afetine maruz kalan yerlerdeki arıcılar yerlerini hemen değiştiremedi, aynı yerde kalmaya devam ediyor. Mevsime ve yıla göre birbirine çok yakın yerlerdeki nektar akımı çok farklı olabiliyor.
Bizim taşıma sisteminde arıcının nektar akımının verimli olmadığı yerden kalkıp hemen başka bir yere gitme alışkanlığı yok. Bunu yapmak istese de oldukça meşakkatli bir süreç.
Bir de bizim arıcılığımızda bal çadırda tozun toprağın üstünde süzülüyor. Depolama şartları iyi olmuyor. Arıcının barınma ortamı ve diğer şartlar çok hijyenik olmuyor.
Fakat Slovenyada gördüğümüz taşımalı sistemde mantık biraz farklı işliyor.
Merkez arılık yerli yerinde duruyor, bütün arılar kamyona yüklenmiyor. Kamyondaki arılar uygun yöntemlerle güçlendirilerek üretim kolonileri haline getiriliyor.
Kamyonda 60 tane arı varsa 60 tanesi de çok güçlü ve nektar toplama kapasitesi yüksek olarak yola çıkıyor.
Gidilen bölgede nektar durumu yeterli değilse hemen başka bölgeye gidiliyor. Yani flora takibi gerçek anlamda yapılabiliyor. Bölgenin nektarı azaldıysa hemen yakın bir bölgede nektar akımı iyi olan başka bir yere geçiliyor.
Kovanlar yeterli nektarı toplayınca, hemen kapaklar kapatılarak hızlıca merkez arılığa gelinerek, hijyenik şartlara sahip ve belli bir ısı seviyesini muhafaza eden sisteme sahip bal odalarında süzme işlemi yapılıyor.
Kamyonun arkasında görülen bölüm de arıcının alet edevatını toparlama ve barınma ortamı açısından eşsiz olanaklar sunuyor.
Ayrıca doğadan gelecek yaban hayvanı saldırılarına ve kovan hırsızlıklarına karşı da korunaklı.
Bizim ülkemizde bu sistemin uygulanmasının önündeki engellerden 1 tanesi mevzuat. Mevzuatta ilgili değişikliklerin yapılması gerekiyor.
İkinci ve en önemli engel de çalıştığımız arı ırkları. Ordu da yapılan modelde en çok şikayet edilen konu, bakım esnasında aşırı arı zayiatının olmasıydı.
Slovenyanın ve Balkanların arısı çok sakin ve çerçeve çekildiğinde çerçeveyi terketmiyor.
O yüzden arabanın içinde kapalı ortamda arı bakımı ve sağımı yapabiliyorlar.
Bizim çalıştığımız arılarda bu sistemi yüzde yüz uygulama şansı gözükmüyor.
Ama şahsen ben böyle bir sistemi kullanmak isterim, çünkü çadır kurmaktan çok daha konforlu olacağına eminim.
Konfor, güvenlik ve hijyenik ortam için o kadar parayı vermeye de değer.
Bilindiği gibi bulunduğumuz ortamların temiz, hijyenik, sessiz ve yerleşim yerlerine çok uzak olmayan yerler olmasına dikkat ediyoruz. Konaklama ve günlük ihtiyaçlarımızı zamanında gideremediğimiz zaman sıkıntılar başlıyor o zaman da zevkle yapılan bu işin tadı kaçıyor. Kamyondaki sarsıntıyı nasıl önlüyorlar, Trafikden bu araçlar için nasıl izin alıyorlar bunlar ise kafamdaki başka sorular. 4 sene öncesi Manisa Kırkağaç İlçesinin Gelenbe Beldesinde Arı yüklü kamyon devrildi 2 gün kimse yanına yaklaşamadı. Riskleri düşündüğümde bana ters bir düşünce gibi geliyor. Karayolu Taşıma Kanununa görede k2 belgesi alma zorunluluğuda olabilir bu belgenin şu anda fiyatı 5.500,00 YTL kolay gelsin…
Sevgili ARI BEY"İ Bu Konuyu güzel açıklamış.Bizim bu konuları araştırıp burada tartışmak bile yetkililerimize ışık tutabilir düşüncesindeyim.Daha fazla üretim,daha hijyen ürün için bu tür çalışmalar yapmak gerek.Bu sistem geliştirilebilir,hatta kamyon kasası imalatçıları bu konuda arge oluşturup ihtiyaçları karşılama yönüne gidebilir.Belkide böyle bir arıcılık yapana devlet kredi vererek teşvik edebilir.Görünen resimde katlı olarak düşünüldüğünde 54 adet kovan sığmış buda baya güzel bir olay.Bu sistem ile belkide yılda 100 teneke den fazla bal üretimi gerçekleşir.Arıcı arkadaşlar hesabını daha iyi yaparlar. Ben iki sefer nakille 12 kovandan 12 teneke bal aldığım oldu.saygılar.
Beş yıldır arıcılık yapıyorum. Hep hayalim tır dorsesi üzerinde arıcılık yapmak. Baharın ömrü 15-20 gün ( yani arı için en verimli dönem). Yer değiştirmede 3 gün gecikirseniz bu alacağınız balda %20 lik bir kayıptır. Hızlı bal dönemini 15 gün düşünürseniz 3 gün %20 ye tekabül eder. 100 teneke balda 20 teneke… 200 liradan 4000 lira kayıp.
Mobil arıcılıkta 20 şer günlük konaklamalarla her konaklamada bir sağım yapılabilir. Polen de toplanacak tabi. 100 kovanlık bir arılıkta her kovandan 1 kg polen alınsa 100 kg polen yapar toptan 20 liradan satılsa 2000 lira… kovan başına yılda 5 ile 10 kg arasında polen toplanabilir…
Arkadaşlar güçlü kovanlar, genç analar, yeterli flora bilgisi ile mobil arıcılık yapılsa büyük paralar kazanılabilir. beş ayrı flora bölgesinden kovan başına toplamda 60-100 kg arası bal alınabilir.
3-4 arıcı birleşecek her arıcıya bir dorse, bu dorseler için tek çekici yeter.
Burdur ziraat odası başkanı Gökay TEKİN, ford kamyonun üzerine 240 kovanı sığdırdı ve o şekilde arıcılık yapıyor
Bazı arkadaslar 240 kovan sıgar mı diyecekler. Fotoğraflarını gördüm kamyonun ve Gökay TEKİN ile de bizzat bu konu üzerine konuştum. Yan yana 4 sıra kovan var. Araç durduktan sonra raylı sistemle kasa geriye doğru uzuyor yani kamyonun kasası iki katına çıkıyor. inşallah resimlerine ulaşınca ekliyeceğim.
aslında kulağa ve göze hoş görünsede bu yöntemle arıcılık yapmanında olumsuz ve hatta modern kovanla çok zor olduğunu açıkça söylemek isterim.
Açıklamak gerekirse;
Resimde gördüğünüz kovanlar araca yan dizilmiş bu diziliş şekli yanlıştır, doğru yöntem ise araba/kamyonla taşırken kovan dikine, trenle taşınırken yanlamasına dizilir. sebebi ise arabanın sallanma şekli öne arkayadır trende ise sağa sola şeklindedir, bu sallanma esnasında arılar çok fazla zaiat görür, ancak bunun için özel kovanlar tasarım edilmişse mümkündür.
Bir diğer konu ise bu tarz bir tasarımın kullanılması durumunda aracın yola yakın bir yerde durması gerekmektedir, arazinin içinde bu araçlarla ilerleyemezsiniz yol kenarına koyulan her kovan için %20 arı kaybı demektir(malesef arıcılarımız buna hiç dikkat etmiyor) buda direk olarak %20 ürün kaybına hatta kovanın zayıflamasına etkendir.
Herşeye rağmen böyle bir uygulamayı yapıcam diyen varsa arı ırkınında çok sakin bir ırk olması gerektiğini bilmesi gerekir yoksa açık alanda yapılan bakımlar gibi bakım yapması mümkün görünmüyor.
Ve sonuç: resime bakarsanız bir araçta 60 kovan var bu kadar kovanı toplayıp araca yüklemek çok fazla vaktinizi almaz ama uygulamayı akşam yapmanız gerekmektedir, bu durumdada hiç gün kaybınız olmaz zaten arılar akşamları çalışmazlar :))
herkese kolay gelsin
Selamlar
zorbiri
[b]Selamlar ;
Ben Trabzonda yaşıyorum buraların dağ yapısını ve iklim örtüsünü genelde hepiniz bilirsiniz.
KAMYON yada TIR yayla yollarında viraj ve dönemeçler okadar hantalki çogu yeri çıkamıyor.
Bence Bir araca kovanları sabitlemek kendinide biryerde sabitlemek demek.
Be sabit kovanlı kamyon veya tır kasası işini düünmeden evvel arıcılık yapılacak sahaların
bu vasıtaların konum ve şartlarına ne kadar uygunluğu araştırılmalı…
Syglr…[/b]
Sevgili arkadaşlar burada olumlu ve olumsuz her konuyu tartışarak umarım doğruyu bulmak daha kolay.yani paylaşımdaki her fikrin mutlaka önemi var.CANİNİ Arkadaşım sen kamyonla arıcılık yapmayı unut.Çünki bulunduğun yer uygun değil.
ZORBİRİ arkadaş adın kolay değilki ;D elbetde zorluklar olacak.Ben denemedim ama belkide her arıyı yanına veya dikine çalıştırabilirsin diye düşünüyorum.yani orası kolay.Biz arıcılıkta TAŞIMA Anında mutlaka 2,3 kişiye ihtiyaç duyuyoruz.Ayrıca her nakilden bir kaç gün önce kamyonu ayarlaman ve ilçe tarıma plakayı iletmen gerekiyor.
KAMİL 35 Sevgili kardeşim baktım buralarda resim bulamadım.yoksa daha çokmu beklicem resim eklemeni.Arkadaşlar bence bölgesi uygun olan arkadaşlar eğer mesleği arıcılık ise bu işi düşünsünler.kamil35 arkadaşımız umarım bize açıklamalı resimleri postalar yada Burdurlu kardeşimiz adresimizi alıp gönderir (msn) ile filan.Hani 240 adet kovan baya gelir kaynağı yaratır. Tamam emekli olunca işim hazır ;D saygılar
Benim Edirne Enez de 60 dönüm kiraz ve armuttan oluşan bahçem var. Çiçek zamanı tozlaşma ile ürün artışı sağlamak için konaklayacak arıcı arkadaşlar arıyorum. Nisan 3-4ncü haftası ile mayıs 1-2 nci haftası günlerinde gelmek isteyen arkadaş olursa memnun olurum. Ücret istemem. Yerim de tel örgü çevrili ve emniyetlidir.
tel: 0546 9400900 mehmet 
Vallahi süpermiş.
Arşivi kurçalarken bu konuyu gördüm ve gündeme taşımayı düşündüm. Sebebi ise bu konuda yeni bir gelişme varmı trafik mezuatlarında bir iyileşme oldumu?
Bu konu benim de ilgimi çekiyor. Eski de olsa konuyu gene inceledim. Gökat Tekin’in kamyonunun resmini de inceledim. Bir kamyona 240 arıyı sığdırması doğru. Telefonda aradım. İki sene önceki kendi ifadesi:
“Yılda 10 kez yer değiştiriyorum. Nemden kaynaklanan hastalıklar olmuyor. Normalbir bakımla komşulardan fazla bal alıyorum. Benden gördükten sonra birkaç arkadaş daha aynı sistemi yaptırdı…”
Daha iyiyi, daha kullanışlıyı aramamız devam etmelidir. Bir gün bakarız daha kullanışlı bir sistemi bizler oluşturuvermişiz… Belli mi olur.
Araç bedeli 5.000.-TL + K2 Belgesi 5.500.-TL + Trafik Sigortası 1.000.-TL = 11.500.-TL
Tabi bu arada ağır vasıta ehliyeti , 1985 model arabanın bakımını ve bu bakım sırasındaki yedek parça bedelleri ve en önemliside bu kadar eski bir kamyonun araç muayene istasyonunda nasıl VİZE yapılabileceği konusu.
Bu konuyu düşünen arkadaşlarımın daha yeni model kamyonlar ile bu işi düşünmelerini öneririm.
Seyyar arıcılık konusunda, araştırmayan, beyin jimnastiği yapmıyan yok gibidir.
Bu konuda bende biraz kafa yormuş, bu amaçla da tır dorsesi araştırmıştım.
Yaklaşık boyu 12 m olan bir tır dorsesi üzerine, yanlara ve arkaya ilave kanatlarla 110 adet standart koloniyi, sığacak ve sıraların arasında çalışma boşluğu kalacak şekilde çizimler yapmıştım.
Ne yazıkki bu proje, düşündüklerimi uygulamaya geçiremeden bitti.
Tır dorsesini niye tercih ettiğimi söyliyeyim.
Yürüyen bir aracın, karayolları kanunlarına göre bütün gerekliliklerini yerine getirmek, epey bir masraf gerektiriyor.
Bunları maddeler halinde sıralayalım.
1:Ağır vasıta kullanabilmek için sürücü belgesi (herkeste olmıyabilir)
2:SRC belgesi(kamyon veya kamyonet kullananlar için )
3:K2 belgesi
4:Aracın yürür durumda tutmak için gerekli bakımlar
5:Trafik sigortası
6:kasko
7:Motorlu taşıtlar vergisi
8:Araç fenni muayene bedeli.
Aklıma gelenler şimdilik bunlar.
Bu uygulamayı dorse üzerine monte ettiğinizde, bunların hiç birine gerek yok, bir çekiciyle anlaşıp sadece kira bedeli ödeyerek istediğin yere naklettirebilirsin, masraf olarakta sadece dorsenin bakımıyla ilglenirsin.